MÛŞ - Kadınlar, alıkonulduktan sonra şiddet ve tecavüze maruz kalan, daha sonra da katledilen Ayşe İnceyol'un faili Cihan Oral'ın yargılanacağı davanın duruşmasına katılım çağrısı yaptı.
Bedlîs'in Mutkî ilçesinde 2 Kasım 2023 tarihinde Ayşe İnceyol'u alıkoyup, şiddet uygulayan ve tecavüz eden Cihan Oral, 9 Mart 2024'te ise Ayşe İnceyol'u, babası Musa ile kardeşi Neytullah İnceyol'u katledip kayıplara karıştı.Katliam yaptıktan sonra kayıplara karışan ve hakkında Kırmızı Bülten'le yakalama kararı çıkartılan Oral, Temmuz ayında Fransa'da yakalandı. Halen Fransa'da bulunan Oral'ın bürokratik işlemlerinin ardından Türkiye'ye iade edilmesi bekleniyor. Oral'ın, Muş 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde "Cinsel saldırı" ve "Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından 9 Eylül'de saat 13.30'da görülecek duruşmasına katılım çağrısında bulunuldu.
Oral, hakkında ayrıca "Ayşe İncesoy'u, babasını ve kardeşini tasarlayarak öldürme" ile "Kasten yaralama" suçlarından Bitlis Ağır Ceza Mahkemesi'nde ayrı bir dava daha bulunuyor.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Mûş Milletvekili Sümeyye Boz, Demokratik İslam Kongresi (DİK) Mûş Yöneticisi Oya Yıldırım ve DEM Parti Mûş Kadın Meclisi üyesi Dilek Ceylan, duruşma günü için dayanışma çağrısında bulundu.
'KURUMSAL AÇIKLAMALAR KATLİAMIN ÖNÜNÜ AÇIYOR'
Kadın kırımı politikalarının ülkede uygulanan kadına yönelik politikalardan bağımsız olmadığını dile getiren Sümeyye Boz, bu durumun devletin ve iktidarın tercihleri sonucunda şekillenen bir durum olduğunun altını çizdi. Sümeyye Boz, "Sadece kadın katliamları, kadına yönelik kırım değil, aynı zamanda kurumsal anlamda yapılan açıklamalar da aslında bunun yolunu açan bir diğer boyut. Eğer Diyanet fetvalarında, hutbelerinde kalkıp kadınların nasıl giyinmesi gerektiğini, nasıl itaat etmesi gerektiğine dair söz kuruyor ama günde 3-4 kadının hunharca erkekler tarafından katledilmesine dair tek bir söz kurmuyorsa işte oraya da bakmak lazım 'Kadın kırımı neden bu kadar büyük bir boyuta ulaştı' diye. Eğer paneller, sempozyumlar, çalıştaylar düzenlendiğinde, kadın ve erkeklerin ayrı ayrı yerlerde konumlandırılmasıyla ilgili girişimlerde bulunuluyorsa, bir karma eğitim ile ilgili ortaokullarda kız sınıflarının oluşturulmasıyla ilgili, eğer Milli Eğitim bu müfredatı destekliyorsa bunların hepsini bir bütün olarak düşünmek gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Kolluk kuvvetlerinin yaratmış oldukları şiddette ve tacize maruz kalan kadınların beyanlarının dikkatte alınmayıp, yasalar tarafından koruma altına alınan erkekler olduğuna dikkat çeken Sümeyye Boz, bunların hiçbirinin bir birinden bağımsız olaylar olmadığını vurguladı. Kadın kırımının parçası olarak fuhuş ve uyuşturucu çetelerinin varlığında değinen Sümeyye Boz, topyekûn bir saldırının varlığının sebebinin iktidarın politikaları olduğunu ifade etti.
'SANIK VE ONA YARDIMCI OLANLAR SERBEST BIRAKILDI'
Olayın nasıl yaşandığını hatırlatan Sümeyye Boz, "Ayşe İnceyol da bütün bu politikaların neticesinde ortaya çıkan bir olay. Hem de bildiğiniz gibi bir alıkoyulma olayıyla başlamıştı. İlk yapılan şikayete rağmen sanık ve ona yardımcı olan kişiler serbest bırakılmıştı. Bu serbest bırakılmanın ve arkasındaki güçlerle birlikte bu serbest bırakılmanın sağlanmanın ardından planlı, programlı bir cinayet ortaya çıktı. Bunların hepsi o koruyan, yol açan politikalarla beraber kendine güç sağlayan, bir kadının ve onun ailesini katledebilme hakkını kendinde gören ve kendisine bir şey olmayacağı fütursuzluğuyla yapılan bir girişim olduğunu görüyoruz. Ayşe İnceyol davasında katil ve sanık Cihan Oral bildiğiniz gibi 'Kırmızı Bültenle' aranıyordu. DEM Kadın Meclisi, DBP Kadın Meclisi, TJA da bu konuyu çok yakından takip etti. Aileyle görüşmeler yaptı. Duruşmalara katılarak, takip etti. Kırmızı Bülten'le arama kararının ardından Paris'te Türkiye'ye gönderilme üzere yakalandığını öğrenmiş olduk" diye konuştu.
DURUŞMAYA KATILIM ÇAĞRISI
Kadınlar ve kadın örgütlerine çağrıda bulunan Sümeyye Boz, "Şimdi de bütün kadınları bu duruşmaya, duruşmanın gerçekleştiği günde dayanışmaya, 9 Eylül’de 13.30'da adliyeye bekliyoruz. Çünkü bir kadının yaşamı sadece bir hayattan koparılan bir insan boyutuyla değerlendirmiyoruz. Sayısal bir skala gibi de görmüyoruz. Her birisinin sonucunda onların sirayet ettiği çok alan var. Bu yüzden bu bir bilinç meselesi, bu bir dayanışma meselesi. Bu bir kadın kırımı politikalarına karşı dayanışma, ses çıkarma meselesi. Bu anlamda da bütün kadın yapılarını, örgütlerini 9 Eylül'de 13.30'da duruşmaya güç katmaya bekliyoruz" diye belirtti.
'DURUŞMAYI SAHİPLENELİM'
Demokratik İslam Kongresi (DİK) Mûş Yöneticisi Oya Yıldırım, gün geçtikçe kadın katliamlarının arttığını ve bu durumda da hükümetin payının büyük olduğunu vurguladı. Cezaların caydırıcılığının eksikliğine değinen Oya Yıldırım, iyi hal indirimlerine dikkat çekti. Kadın katliamlarının artık sona ermesi gerektiğini belirtti. Oya Yıldırım, "Benim bu duruşmaya yönelik çağrım şudur: Kadınlara özellikle. Erkekler zaten gelmiyor. Ben kadınlara, insanım diyen, kadın katliamına hayır diyen kadınları, çevre illerden bu duruşmaya davet ediyorum. Sahip çıkalım. Bu kadın arkadaşımız katledildi. Ailesi de katledildi. Sadece annesi var. Önceki duruşmalarında da bulundum. Tabii ki destek çıkacağız. Kadınlar lütfen gelin. Arkadaşımız katledildi. Sahipsiz kalmasın, kanı yerde kalmasın. Mahkemesine gidelim. Katil Fransa'da yakalanmış. İadesi olur, cezasını alırsa biz de bir nebze olsun rahatlamış oluruz" dedi.
'BİRLİKTE KATLİAMCI ZİHNİYETİ YOK EDERİZ'
DEM Parti Mûş Kadın Meclisi Üyesi Dilek Ceylan da, Kürdistan ve Türkiye'de kadının kırımının olduğunu ve geçmişten bu yana kadınların çeşitli şekilde kısıtlandığına işaret etti. Kadınların meta haline getirildiğini ve bu zihniyetin katliamlarla devam ettiğini hatırlatan Dilek Ceylan, şunları belirtti: "Kadınlar öncü rol ve misyonu kendilerine biçtikçe bunlar tükenir. Duruşmaya yönelik çağrım, kadınların hep beraber olduğu sürece 9 Eylül'de vereceğimiz görüntü o katliamcı zihniyete geri adım attıracaktır. Önümüzde ki günlerde bir daha böyle olayların yaşanmaması temelinde olacaktır. Dayanışmanın da sembolüdür. Kadınların yalnız olmadığını, bir arada bulunarak bu katliamcı zihniyeti o kadar güçlü bir şekilde yeneriz. Kadın örgütlerine buradan çağrım 9 Eylül'de hep beraber bir araya gelip bu duruşmayı destekleme amaçlı orada bulunalım."
NE OLMUŞTU?
Mûş'un Têlî (Korkut) ilçesine bağlı Tirmêt köyünde yaşayan Cihan Oral, 2 Kasım 2023 tarihinde Ayşe İnceyol'u alıkoydu. Uzun bir süre şiddet gören ve tecavüze uğrayan Ayşe İnceyol, Bedlîs'in Kavakbaşı beldesinde bulunan ailesinin evine sığındı. 9 Mart 2024'de gece geç saatlerde fail Oral ve yanında bulunan yüzü kapalı bir kişi, Ayşe İnceyol'un bulunduğu evi bastı. Aile fertlerinin kapıyı açmaması üzerine fail Oral ve yanındaki kişi, mutfak penceresinden eve girerek ateşli silah ve kesici aletlerle Ayşe İnceyol'u, baba Musa ve ağabeyi Neytullah İnceyol'u katletti. Anne N.İ.'yi de ağır yaraladı. Saldırgan Oral ve yanındaki kişi olay yerinden kaçtı. Oral'ın daha sonra Fransa'da olduğu ortaya çıktı. Hakkında Kırmızı Bülten'le yakalama kararı çıkarılan Oral, Fransa'da yakalandı. Bürokratik işlemlerinin ardından Oral'ın Türkiye'ye teslim edilmesi bekleniyor.