Jineolojî’den Rojda Yıldız: Anasoylu değerler yeniden yeşertilmeli

  • kadın
  • 09:06 19 Haziran 2025
  • |

AMED - Özgürlüğün değişim ve dönüşümle mümkün olduğunu belirten Jineolojî Dergisi Yayın Kurulu üyesi Rojda Yıldız, “Demokrasi ve özgürlük umudunun yükseldiği bugünlerde daha fazla kadınla beraber bilinçlenmek hem barış hem de kadın mücadelesinde kalıcı olmanın ön koşulu” diye belirtti. 

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan, 30 Mayıs’ta Jineolojî Akademisi’ne İmralı Cezaevi’nin havalandırmasından aldığı bir eğreti otu dalıyla birlikte mektup gönderdi. Kürt kadınların gündemindeki mektupta, kadınlar için geliştirdiği “umut ilkesi”ni özellikle vurgulayan Abdullah Öcalan, yeni sürecin öncülerinin kadınların olacağı inancını vurguladı. 
 
Jineolojî Dergisi Yayın Kurulu üyesi Rojda Yıldız, Abdullah Öcalan’ın mektubunda yer alan “umut ilkesi”, çalışmaları ve yeni süreçte kadınların öncülüğünün önemine dair değerlendirmelerde bulundu.
 
‘GRUR KAYNAĞI BİR MEKTUP’
 
İmralı Cezaevi’nden gönderilen mektubun kendilerinde büyük bir heyecan yarattığını belirten Rojda Yıldız, “Sayın Öcalan’ın tecrit koşullarında dahi Jineolojî’ye yoğunlaştığını, çalışmalarını yürüttüğünü biliyorduk. Savunmalarında ‘Jineolojî’ kadınlara bir önerme olarak geçiyordu. Kadınlar daha sonra buna dair çalışma başlattı. Böylece savaş, baskı ve çatışma koşullarında büyük bir kaynak, külliyat ortaya çıkardı. Bu kuramı ortaya çıkaran Sayın Öcalan ile birebir tartışma yürütmek çok kıymetli olurdu. Ancak tecrit hali vardı. Kadınlar bu tecrit halini anlamaya çalışarak, aşmaya çalıştı. Yoğunlaşarak, tecridi kırma durumu da söz konusu oldu. En nihayetinde bir mücadele sonucunda böyle bir mektup ve çiçekle çalışmanın selamlanması hepimiz açısından gurur kaynağıdır” diye belirtti. 
 
‘YENİ BİR HAT ORTAYA ÇIKTI’
 
Abdullah Öcalan’ın mücadelenin başından itibaren kadın özgürlüğünü merkezine alıp, erkeklik sorunuyla mücadeleyi temel edinen çalışmalar yürüttüğünü söyleyen Rojda Yıldız, bu çalışmaların ise pratikte ciddi bir değişim ve dönüşümü getirdiğinin altını çizdi. Özgürlük mücadelesinin Kürdistan’da feodal zihniyetin yıkılması ve kadınlara bakış açısının değişmesinde önemli gelişmeler yarattığını belirten Rojda Yıldız, “Bu anlamıyla Jineolojî, aslında bu deneyimler üzerinden‘Kadın nasıldır? Erkek hakikati nedir? Kadın-erkek ilişkisi hakikati nedir? Kadınların toplumla, yaşamla kurduğu bağ nedir?’ sorularında alternatif yeni bir yaşam oluşturulurken, kuramların çerçevesini de çizdi. Evet, bir erkeklik, cinsiyetçilik sorunu var. Bugün için neyi ifade ediyor bu, aslında kadın-erkek ilişkisinde kölelik durumunun bir fıtrat olmadığı, kadının köleliğe, itaate meyleden bir varlık olmadığıdır. Bu bir köklü bir inşadır. Kadın kimliğinin bugünkü davranış biçimi, düşünce biçimi sadece toplumun ona doğduktan sonra öğrettiği kimi kalıpsal cinsiyetçi rollerle oluşmamıştır. Geçmişin köklü eleştirisini yapmak, cinsiyetçi rollerinden kurtulmak önemlidir. Jineolojî bu anlamıyla yeni bir yöntem açığa çıkardı. Sayın Öcalan’ın ortaya koyduğu toplumsal, analiz, doğa perspektiflerinden faydalanarak, kadın meselelerini, tartışmalarını bir üst aşamaya taşıyan ideolojik, politik bir hat örgütlemeye çalıştı” ifadelerini kullandı. 
 
‘KADIN DOĞRU TANIMLANMALI’
 
Abdullah Öcalan’ın mektubunda yer alan “Kadın varlığının doğru tanımlanması ve kadın kimliği, varlığı özdeşlik yöntemi ile ele alınmalıdır” cümlesine dair Rojda Yıldız, şunları belirtti: “Sayın Öcalan’ın belirttiği tarihsel ve toplumsal toplamdır. Bunun içerisinde en fazla üzerinde oynanan, en fazla köleleştirmek için başka kulvara sürüklenen kadın kimliği olmuştur. O yüzden temel çelişki de ‘kadın-erkek çelişkisidir’ denir. Kadını doğru tanımlamadığınız, kadının hakikatte ne olduğunu tanımlamadığımız sürece ne erkeği tam olarak tanımlayabiliriz ne de toplumsal yaşamın gerçekte ne olduğunu tanımlayabiliriz. Kadınlar ‘dedikoducu’, ‘meraklı’, ‘her kötülüğün başı’ olarak tanımlanıyor. Hakikaten kimliğiyle oynanmış bir kadın varlığından bahsediyoruz. Bunun doğru yorumlanması gerektiğini Sayın Öcalan ısrarla dile getiriyor. Kadınlara atfedilen bu özellikler nereden geliyor? Bu şeytancıl, kötücül özelliklerin kökeni nerede? Sadece modern dünyanın kavramlarıyla bunları açıklayamayız. Bunu iyi çözümlemek gerekiyor. ‘Kadınlar kıskançtır’ diye bir betimleme yaparken kadının kıskançlığının Yunan’da, Roma’da, erkek aklıyla üretilmiş kıskanç tanrıçalardan bağımsız ele almamak gerekiyor. Bu sistem, Zeus’un tanrıçalara reva gördüğü ve sadece bir tecavüz nesnesi olarak kullandığı ama yine de Zeus’u çekemedikleri için kavga eden tanrıçaları bize öğretti. Bu bir nüve, mesele anlatıyor. ‘Kadın kadının kurdudur’ meselesi basit bir kadın düşmanlığı meselesi değil. Kadınların dünya tarihi içerisinde yan yana gelerek, mücadele etmemesi için örgütlendirilmiş bir erkek sistemidir. O yüzden bugün aslında kadın örgütlerinin attıkları ‘Kadın dayanışması yaşatır’ bir sloganın ötesinde tarihsel, toplumsal gerçekliği ifade ediyor. Bu ilişkilerin nasıl inşa edildiğini, nasıl kurgulandığı doğru bir yöntemle açığa çıkarabilirsek nasıl mücadele edilmesi gerektiğini ortaya çıkarabiliriz.” 
 
‘ÖZGÜRLÜK DÖNÜŞÜMLE MÜMKÜN’
 
Abdullah Öcalan’ın işaret ettiği “umut ilkesi”nin kadının özgürlük meselesinden bağımsız ele alınamayacağını dile getiren Rojda Yıldız, “Umut ilkesi aslında her kadının özgürlüğü için mücadele edeceği potansiyeli ortaya çıkaracağına dair toplumsal yaşam inşa etme meselesidir. Bugün her kadın bu mücadele içerisinde yer alıp kalıpları yıkabilir, mücadelesini yürütebilir. Sayın Öcalan uzun yıllar önce ‘Kadın özgürleşmeden toplum özgürleşmez’ sözlerini sarf etti ve bunu salt bir evin dışına çıkış olarak değerlendirmiyor. Bunu zihinde özgürleşme meselesi, yoğunlaşması olarak ele alıyor. O yüzden özgürleşmeyi, zihinde vurulan zincirleri, düşünce kapasitemize vurulmak isteyenleri aşmak olarak görmek gerekiyor. Hepimiz geri geleneksel ailelerde büyümüş kadınlarız. Elbette ki o sistemin etkileri üzerimizde yoğun bir biçimde var ve bunu görüyoruz. Mesele bunu özgürlüğe yaklaştıracak bir yoğunlaşmanın olup olmamasıdır” diye belirtti. 
 
Kadının özgürleşmesinin değişim ve dönüşümle mümkün olduğunu örneklerle anlatan Rojda Yıldız, “Binlerce kadını sokağa dökebilir, kadın cinayetlerine karşı hareket edebilirsiniz. Ama esas olan o kadının gerçekten kendini gerçekleştireceği ve özgürleştireceği alanlar inşa edip, oraya dahil etmektir. Bir mücadelenin bel kemiği, onu ayakta tutan şey aslında ideolojik ve politik hattıdır. 3 kişi olursunuz, ideolojik politik hattınız çok güçlüdür bir yerden filizlenir ve büyür. Ancak binlerce kişisinizdir, ideolojik-politik hat güçlü değildir, çok çabuk sönümlenir. Dünya örnekleri bununla doludur. Biraz daha kalıcılaşması, geleceğe umut vermesi tam da ne kadar kadının bilinçlenip, değişip dönüştüğü ile doğrudan alakalıdır” dedi. 
 
TOPLUMSAL SORUNLARIN KAYNAĞI
 
Jineolojî Dergisi çalışmalarının 10’uncu yılını doldurduğunu söyleyen Rojda Yıldız, çalışmalarında yeni bir sıçramaya ihtiyaç olduğunun farkında olduklarını dile getirerek, ekledi: “Şimdiye kadar Jineolojî, anlamaya, olanları yorumlamaya, kendini oluşturmaya çalıştı. Her varlık kendini oluşturduktan sonra harekete geçme ihtiyacı hisseder. Hem dünya kadın mücadelesinin geldiği nokta hem de yeni gelişmeler biraz daha demokrasi ve özgürlük umudunun yükseldiği bugünlerde daha fazla kadınla bilinçlenmek, daha fazla kadını değiştirip, dönüştürmek hem barış hem de kadın mücadelesinde kalıcı olmanın ön koşulu olarak görülüyor.” 
 
Sosyalizm ve kadın özgürlüğü tartışmalarına da değinen Rojda Yıldız, Abdullah Öcalan’ın “Kadın özgürlüğü sosyalizmin temelidir” belirlemesinin burada önemli olduğunun altını çizdi. Abdullah Öcalan’ın toplumsal problemlerin kaynağının kadın-erkek çelişkisiyle başladığına dair çözümlemelerini hatırlatan Rojda Yıldız, “Bu ne demek? Sağlıktan ekolojiye, kültürden dünya savaşlarına, her türlü alanda yaşanan sorunlar hegemonik ilişki biçimiyle doğrudan alakalı olduğunu söylüyor. Bu hegemonik ilişki de aslında kökenini kadın-erkek ilişkisinden alıyor. Erkeklik, erkek egemenlik sistem, kadın üzerinden iktidar kurmaya başlayarak öğreniyor. Toplumu sömürmeyi, kadının duygu, düşüncesini sömürerek öğreniyor. Çünkü bir varlığı zapturapt altına alınca diğerini de alabileceğini düşünüyor. Evdeki kadına kötü davrandığında, şiddet uygulandığında sokaktaki diğer bütün kadınlara şiddet uygulama hakkını kendinde görebiliyor, kendinde meşruluğu oluşturmaya çalışabiliyor. Kadınların yeniden kendilerini anlatabilecekleri, kadın-erkek ilişkilerinin çelişkilerini tartışabilecekleri bir sistem önermesi demokratik toplum sosyalizmidir” ifadelerini kullandı. 
 
SOSYALİZMDE KADIN ÖNCÜLÜĞÜ 
 
Abdullah Öcalan’ın “sosyalizm bir kadın kültürü” tespitinin anlamının önemli olduğunu söyleyen Rojda Yıldız, şöyle devam etti: “Komünlerin oluşturulması ve bu komünlerle yaşamın oluşturulması son zamanlarda çokça tartışılıyor. Aslında eski süreçlerden beri komün dediğimiz örgütlenme biçimi hep kadınların kendini örgütlediği, birlikte mücadele ettiği, toplumsal değerleri beraber ürettikleri bir süreç demektir. Komün değerlerinin, toplumsal ahlak ve kültür değerlerini bugün hala canlı nüvelerini görüyoruz. Sosyalizm, geçmişin anacıl, anasoylu değerlerinin yeniden yeşertilmesidir. Toplumun bağrında yaşattığı değerleri yeniden güncellemek, yeşertmek yeniden gündemleştirmekten bahsediyor. Bunu yapacak gücünde iktidara daha az bulaşmış, iktidarlaşmamış, hegemonik güç olmamış kadının etrafında oluşabileceğine dair tespitleri çok güçlü. Erkekliğin oluşturduğu iktidar, hegemonik güç, sosyalizm gibi yatay ilişkilenme ağları kurabilecek bir enerjiden uzak. Sayın Öcalan’ın erkeklerin kadınlarla nasıl konuşulması gerektiğine dikkat çekmesi bir etik, estetik kaygısıdır. Toplumda böyle bir kaygı yok. Sistem de böyle kaygı bırakmamış. Etik, estetik kaygıları güçlü tutmak, kadın-erkek ilişkisinde en çok ihtiyacımız olan meselelerden biridir. Bu anlamıyla sosyalizmde kadın öncülüğü modern anlamda değil, geçmişin kadın kültürünün de bugünle bütünleşmesi, yaşatılması manasına geliyor.
 
Kaotik bir dönemeçteyiz, Ortadoğu’da anlık masalar, yıkılıp, kuruluyor.  Yeniden coğrafya dizaynında yine erkek aklı ile barış ve diplomasi meselesi yürütülmeye çalışılıyor. Bu çok tehlikeli bir durum bunu en çok da kadınlar biliyor. Anlık çıkarlar üzerine kurulan her tür diplomatik ilişki her an bozulmaya meyilli, krizi, kaosu kendi içerisinde barındıran niteliği de var. Çıkar ve ranta dayalı barış süreci, çıkar ve rantlar değiştiğinde bozulabilir. Kadınlar kalıcı bir barışın kendisiyle mümkün olduğunu dile getiriyor. Çünkü savaş gerçekliği içerisinde kadınların yaşadıklarını, deneyimlerini bilmeden ve bunları açığa çıkarmadan bir barış açığa çıkarırsanız zaten niceliksel olarak toplumun yarısını yok saymış oluyorsunuz. Niteliksel olarak da aslında gelecek savaşların kötü birer duraklarını inşa etmiş oluyorsunuz. Kadınlar savaşa bir durak değil, bütünüyle ortadan kaldırılmasını talep ediyor. ‘Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’nı her yerde anlatarak, yaşamı, kültürü koruyarak, şiddete karşı durarak, barışı örgütleyebiliriz.” 
 
MA / Berivan Altan 
 

Diğer başlıklar

23/06/2025
20:04 'Zehire değil, emeğe sarıl' nöbeti
19:45 Katar hava sahasını kapattı
19:39 DEM Parti yarın Adalet Bakanı ile görüşecek
19:17 Ekolojistler ayakta: 'Kıyım' yasasını geri çekin
18:48 Aydın'da tarım alanlarında yangın
18:14 Hezex'te uyuşturucuya karşı yürüyüş
17:15 FİSA: Devletin ihmali sonucu 312 çocuk yaşamını yitirdi
17:07 Mereto'da keşfedilen kilise ziyareti dönüşünde kaza: 5 ölü
16:40 Gülizar Yıldız'ın taziyesine kitlesel ziyaret
16:22 ‘Çatışma ve çözüm süreçlerinde çocuk’ konferansı düzenlenecek
16:06 AKP’li vekilin madeninde kaçak atık havuz inşasına köylülerden tepki
15:48 SES: Demokratik zeminde grevli bir toplu sözleşme istiyoruz
15:42 Savunmaya baskıyı protesto eden avukatların yürüyüşüne engel
14:46 Gülizar Yıldız’ın katledilmesine ilişkin açıklama
14:34 Egîdê Cimo Müzik Okulu ilk mezunlarını verdi
14:23 PJAK’tan Azeri halkına mesaj: Bizden yana hiçbir tehdit yok
14:14 ‘Çocuğa cinsel istismar’ davasında tutuklama talebine ret
14:09 Madımak anmasına katılım çağrısı
14:09 Rapor: Bolu Cezaevi cezalandırma kampına dönüştü
13:32 DEM Parti: Partiler komisyon için yarın Meclis’te bir araya gelecek
13:26 MSD Şam’da kiliseye yapılan saldırıyı kınadı
13:17 Cumartesi Annesi Emine Ocak yoğun bakımda
13:16 İzmir ve Manisa'da orman yangınları
13:10 Gülizar Yıldız’ı katleden fail tutuklandı
12:43 İsrail Evin Cezaevi’ni bombaladı
11:19 Avrupa Yerel Yönetimler Kongresi Başkanı'ndan DEM Parti'ye ziyaret
11:15 Gazeteci Rabia Önver'in soruşturmasında takipsizlik
11:05 ‘Hafıza ve Adalet’ buluşmasının sonuç bildirgesi: Devlet adım atmalı
10:57 Kürt Kadın Birliği'nde 'kadın ittifakı sekretaryası' oluşturuldu
10:31 Kızıl Kürdistan hakkında yeni belge: Rus arkeoloğun Minkend izlenimleri
10:24 İran rejimi çökmenin eşiğinde: Kürt güçleri sorumlu davranmalı
10:13 Silopiya'da erkek şiddeti: Hamile kadın bebeğini kaybetti
10:02 Rojhilat’ta baskı arttı: Gözaltı ve internet yasağı
09:22 Ukrayna: Rusya saldırısında 4 kişi hayatını kaybetti
09:22 Abdullah Öcalan'dan Kürt Ulusal Kongresi çağrısı
09:19 Êzidî köyünde karakol yapımı için ağaç kıyımı başladı
09:17 EMO Amed: Yangının elektrik direklerinden çıkması yüksek olasılık
09:15 Bir kişiyi ağır yaralayan, birini de katleden faili aklama gerekçesi: Akli dengesi yok
09:09 'Barışa Giden Yol' buluşması: El ele vererek barışı sağlayabiliriz
09:03 Zeytinlik teklifi: Çevre, orman ve zeytincilik kanunlarının ruhunu yok edecek
09:00 23 HAZİRAN 2023 GÜNDEMİ
22/06/2025
23:54 İsrail, İran'a saldırdı
23:51 Şam: Saldırıyı DAİŞ düzenledi
23:41 Çin, ABD'nin saldırılarının BM Şartı'nı ihlal ettiğini belirtti
23:06 Özerk Yönetim'den Şam'a: Terörle mücadelede iş birliğine hazırız
21:49 Pîran'daki yangın 100 dönüm ekili araziyi kül etti
21:46 Silopiya'da bir kadın katledildi
21:37 Bine yakın Iraklı Hol Kampı’ndan ayrıldı
21:33 Tülay Hatimoğulları Şam'daki saldırıyı kınadı
21:27 DEM Parti’den Konya’da halk buluşmaları
21:10 Göçük altında kalan işçi hayatını kaybetti
20:50 İsrail hava sahası tekrar uçuşlara açıldı
20:12 Şam’daki bir kiliseye saldırı: 20 kişi hayatını kaybetti
19:38 Amed'de uyuşturucuya karşı farkındalık çalışması
18:49 İran Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan: Saldırılara kesinlikle sert yanıt vereceğiz
18:41 Yeni Yol Grubu'ndan Sûr’da 'uyuşturucuyla mücadele' nöbeti
18:28 ‘Barışın yolunu açmak’ konferansının sonuç bildirgesi açıklandı
17:50 'Barışın yolunu açmak' konferansı: Süreç için idari ve yasal önlemler alınmalı
17:11 DFG'nin 3’üncü Genel Kurulu gerçekleştirildi
17:08 İran Meclisi, Hürmüz Boğazı'nı kapatma tasarısını onayladı
17:03 Gazeteci Fatih Altaylı tutuklandı
16:50 Dev Yapı-İş: Teknik Elemanlar Meclisi'ni kurdu
16:45 Bülent Arınç: Süreç için komisyonun kurulması önemlidir
16:39 İşçiler grevde, İzBB grev kırıcılığında
16:33 Kürt Kadın Birliği Platformu: Kadınlar ulusal birlikte öncü rol oynayacak
16:31 Manisa ve Muğla'da orman yangını
16:28 Ömer Öcalan: Onurlu bir barışa ihtiyacımız var
16:17 Emekçiler barış için buluştu: Hep beraber barış sürecini öreceğiz
14:02 Tülay Hatimoğulları: AİHM kararları acilen hayata geçmelidir
13:54 Taksim ve Şişhane metro istasyonları kapatıldı
13:18 Tahran'dan ABD saldırısı sonrası İsrail'e füzeli saldırı
12:32 Özgür Özel: Barışı inşa etmek hepimizin ortak sorumluluğu
12:26 İmamoğlu'ndan süreç mesajı: İdari ve hukuki düzenlemeler hayata geçirilmeli

Gelecek Partisi’nden 10 maddelik çözüm önerisi
12:15 DEM Parti’den konferansa mesaj: Her çaba çözüme daha fazla yaklaştıracak
11:30 İran’da 5,1 büyüklüğünde deprem
11:25 İHD buluşmasında 'barış nasıl sağlanır' tartışıldı
11:11 ‘Barışın Yolunu Açmak’ konferansı: Demokrasi cephesi çözüm önerisi sunmalı
09:51 Jin derginin yeni sayısı yayında
09:45 JİTEM'ci Atak'ın otelinin 'yangın denetimini' yapan itfaiye müdürlüğüne silahlı baskın
09:13 Hamaney'e yakın isimden ABD’ye tehdit: Hürmüz Boğazı kapatılsın
09:11 Hasta tutsak Besra Erol'un infazı 6 ay ertelendi
09:10 Kurs eğitmeninin 'çocuğa cinsel istismar' davası yarın
09:10 Şüpheli şekilde yaşamını yitiren inşaat işçisinin babası: Adalet istiyorum
09:08 Eskişehir'de doğa talanına 'milli mücadele' kılıfı
09:07 ‘Öcalan ile görüşmek istiyorum’ kampanyası: Bakanlığa başvurular sürüyor
09:06 Askerlerin öldürdüğü Yıldırım'ın ailesinden tazminat istendi
09:06 Devlet hastanesinde tıbbi malzemeler çalındı iddiası
09:05 Elbak’ta genç nüfus azalıyor: Neden yasaklar ve işsizlik
09:03 Petrolün bulunmadığı yaylada 'kuyular' açılıyor
09:00 Penseli işkenceye maruz kalan tutsağın babası: Tedavisi engelleniyor
09:00 22 HAZİRAN 2025 GÜNDEMİ
08:23 Amed'in 3 ilçesinde çocuklar için tiyatro gösterimi yapıldı
07:48 Netanyahu’dan ilk açıklama: ABD’nin eylemi tarihi değiştirecek
07:39 ABD İran'ın nükleer tesislerini vurdu: Kilit nükleer tesisler yok edildi
21/06/2025
23:13 Amed’in 3 ilçesinde 'Demokratik Toplum Çağrısı' buluşmaları: Çağrıyı daha fazla sahiplenelim
22:25 Husiler: ABD saldırılara katılırsa gemilerini vururuz
21:57 Gazeteci Fatih Altaylı gözaltına alındı
21:47 Başından vurulmuş halde bulunan Danıştay hakimi öldü
21:42 Mêrdîn'de kadın ve çocuk cinayetlerine karşı yürüyüş
20:58 İsrail, yardım bekleyen 450 Filistinliyi katletti
20:42 DEM Parti'den hasta tutsak Yüksekbağ için İHİK başvurusu ve soru önergesi
20:31 VOA Kürtçe kapatıldı: Washington hükümetinin büyük bir yanlışıdır
20:01 ‘Çocuk işçiliği arttıkça, çocuk işçi cinayeti artıyor'
19:51 Eğitim Sen'den kadın çalıştayı
19:36 DYO Boya işçilerine dayanışma ziyareti
19:10 Birçok kentte 'İsrail’le tüm ilişkiler kesilsin' çağrısı
19:04 Aydın'da barış ve demokratik toplum buluşması
18:35 Cudî’deki yangın söndürüldü
18:32 'Barışa Giden Yol: Hafıza ve Adalet’ buluşmasında barış talebi yükseldi
18:25 Amed’de uyuşturucuya karşı yürüyüş: Toplumsal mücadele yürütmeliyiz
18:10 İran rejimi 5 Kürt yurttaşı daha tutukladı
17:18 Aydın'da orman yangını
17:14 Erdoğan, İran Dışişleri Bakanı Erakçi ile görüştü
16:47 Emeklilerden 7 talep
16:28 Halide Türkoğlu: Jin, jiyan, azadî felsefesini büyüteceğiz
15:45 ‘Mülteci haklarının sağlanması için kalıcı çözümler geliştirilsin’
15:17 İran Dışişleri Bakanı: ABD’nin de saldırabileceğini duyduk
14:56 KHK'liler: Savaşa karşı barışı savunacağız
14:54 Kanser hastası tutsak Can ve Tat'ın tedavileri engelleniyor
14:44 Alevi kadınlardan 'barış' buluşması
14:33 Cudî Dağı’nda yangın
14:07 İmamoğlu'ndan DEM Parti ziyareti açıklaması: Meclis’te komisyon kurulmalı
13:15 Kayıp yakınları: Cezasızlık politikasına son verilsin
13:09 Cumartesi Anneleri, Mustafa Sayğı'nın akıbetini sordu
11:39 Meletî'de deprem
11:37 Ormanlar için yangın önlemi
11:33 Lityum fabrikasında patlama: 2 işçi öldü
11:28 Ayşe Gökkan: Birlik toplumumuzun dermanıdır
Kongra Star: Yüz yıllık acının ilacı ulusal birliktir
11:09 Eren Bülbül’ün annesi: Başka annelerin evlatlarını kaybetmesine rıza gösteremem
Uğur Kaymaz’ın annesi: Gözyaşı değil adalet ve eşitlik istiyoruz
11:00 'Kürdistan'da 100 yıl: Hakikat Adalet ve Barış' çalıştayı
10:24 İsrail-İran savaşında 9’uncu gün: Karşılıklı saldırılar sürüyor
10:13 Kürt Kadın Konferansı: Tarihi süreçte rolümüzü oynamalıyız
10:01 Nurcan Aslan’ın tahliyesi 3 ay ertelendi
10:00 AB-İran görüşmesi: Cenevre'den sonuç çıkmadı
09:20 'Demokratik Toplum Çağrısı'na selam: Mizgîn
09:16 Selahattin Soro: İsrail-İran savaşı riskli bir dönem, Türkiye hızla adım atmalı
09:09 Yatağa kelepçeli, asker gözetimde intihar iddiası: 6 yıldır eşinin katilini arıyor
09:08 Abdullah Öcalan’ın çağrısını destekleyen tutsağın tahliyesi ertelendi
09:06 Bedlîs'in son tütüncüleri kriz ve yasaklara direniyor
09:05 Ziyaretçiler Kaniya Çirê'yi kirletiyor
09:04 Amed Baro Başkanı: Süreci güçlendirmeyi hedefliyoruz
09:03 Hasta tutsak Ayık'ın annesi: Kilo kaybediyor, şiddetli sancıları var
09:00 21 HAZİRAN 2025 GÜNDEMİ
08:52 Akaryakıta savaş zammı
08:26 2. Gezici Tiyatro Çocuk Günleri renkli görüntülerle başladı
20/06/2025
23:02 İsrail, Gazze'ye saldırdı: 62 Filistinli hayatını kaybetti
22:10 Dengbêj Şakiro'nun anısına stran ve çîrok dinletisi
21:50 'Madımak Katliamını unutmadık unuturmayacağız'
21:45 İran'da 5.5 büyüklüğünde deprem
20:57 Payîzava’da bahar şenliği