Fransa’dan çok sayıda siyasi partinin milletvekilleri ve temsilcilerinden oluşan bir heyet, 22-28 Ocak tarihleri arasında Kuzey ve Doğu Suriye'ye ziyaret gerçekleştirdi. Kobanê'nin  DAİŞ'den kurtuluşunun 10'uncu yıl dönümü dolayısıyla gerçekleştirilen ziyarette Yekitiye Parastina Jin (YPJ), Suriye Demokratik Güçleri (QSD) ve birçok siyasi kurumla görüşmeler gerçekleştirildi.

 

L'Après Partisi Paris 20'nci Bölge Milletvekili Danielle Simonnet ziyaretlerine ve Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarına ilişkin Mezopotamya Ajansı’na (MA) konuştu. 

 

‘SESSİZLİĞİ BOZMAK İÇİN GİTTİK’

 

Ziyaretlerinin Kobanê’nin kurtuluşunun 10’uncu yılı dolayısıyla olduğunu ifade eden Danielle Simonnet, “Türkiye her gün Suriye topraklarına ve Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’ne (AANES) saldırırken desteğimizi göstermek ve uluslararası toplumun sessizliğini bozmak için gittik. Tişrîn barajında her gün siviller ve SDG güçleri ölmektedir. Fransa, AB ve NATO harekete geçmeli: ateşkes talep etmeli ve Türkiye'ye karşı yaptırım kararı almalıdır. Türkiye'nin Suriye siyasetine müdahalesi sona ermelidir” diye belirtti. 

 

Danielle Simonnet, Özerk Yönetim’de inşa edilen yeni yaşamı anlamak için de ziyareti gerçekleştirdiklerini dile getirerek, “Bu modelin Suriye'nin geleceği için bir sorun değil çözüm olduğunu ve AANES halkının yeni Suriye'nin anayasal sürecinin bir parçası olması gerektiğini söylemek için oradaydık” dedi. 

 

KADIN ÖRGÜTLÜLÜĞÜ 

 

Ziyaretleri sırasında Rakka’da Zenubiya Kadın Topluluğu ile yaptıkları görüşmeden çok etkilendiğini belirten Danielle Simonnet, “Örgütün sözcüleri bize IŞİD döneminde kadınlar olarak nasıl baskı gördüklerini anlattılar. Şimdi özgür yaşıyorlar, çalışabiliyorlar ve kadın meclislerinde kadın olarak örgütlenme gücüne sahipler. IŞİD onları erkeklere itaat etmeye zorlarken ve hatta köle olarak satarken onlar şimdi erkeklerle eşitler. Bir kadının bana şöyle dediğini hatırlıyorum; 'Bizim bir toplumsal sözleşmemiz var. Anayasamız var ve kadın-erkek eşitliği yazıyor ama biz biliyoruz ki gerçekten eşitlik istiyorsak kadınların kendi kendilerini örgütlemeleri gerekiyor’” diye ifade etti. 

 

Kuzey ve Doğu Suriye’de inşa edilen demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü yaşamın bütün dünya halkları için ilham olduğunu ifade eden Danielle Simonnet bir feminist olarak Abdullah Öcalan’ın görüşlerini öğrenmek istediğini söyledi. Danielle Simonnet, “Öcalan'ın inşa ettiği feminist görüşler özellikle ilham verici: dünyada çok az insan kadının toplumdaki ve siyasetteki rolü konusunda bu kadar ilerici bir görüşe sahip. Bu feminist devrimin nasıl yapıldığından da çok etkilendim” diye belirtti. 

 

Kürt kadınlarının cinsiyetçi yaklaşımlara, şiddete ve baskılara karşı kendi örgütlülüğünü sağladıklarını söyleyen Danielle Simonnet, kadınların yaşadıkları sorunlar için bir araya geldiklerini, meclisler oluşturduklarını, erkek ve kadınların eşit rollerle eşbaşkanlık görevlerini üstlendiklerini söyledi. 

 

Danielle Simonnet, kadınların ve erkeklerin rollerine ilişkin bu eşit vizyonların dünyada benzersiz olduğuna dikkat çekti. 

 

‘ÖCALAN ÖZGÜR OLMALI’

 

PKK Lideri Abdullah Öcalan başta olmak üzere Türkiye’deki tüm siyasi tutsakların serbest bırakılması gerektiğini dile getiren Danielle Simonnet, “Abdullah Öcalan'ın Mandela gibi olduğunu anlamak çok önemli. Onun özgür olması gerekli ve çok acil” dedi. Danielle Simonnet, PKK Lideri Abdullah Öcalan ile DEM Parti heyetinin gerçekleştirdiği görüşmelerin olumlu olduğunu belirterek, “Umarım bu Türk hükümetinin Kürt toplumuna bakışının değiştiğinin bir işaretidir ve bu Öcalan'ın ve diğer tüm tutsakların serbest bırakılmasına yol açabilir. Ancak bu arada Türkiye Tişrîn Barajı’nda Kuzey ve Doğu Suriye’ye saldırıyor” diye belirtti. 

 

Türkiye, Suriye ve bölge halklarının ateşkes ve barış içinde bir yaşam istediklerine işaret eden Danielle Simonnet, ancak Erdoğan’ın ise amacının farklı olduğunu ifade etti. 

 

SALDIRILARA KARŞI ULUSLARARASI SESSİZLİK 

 

Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’deki saldırılarının savaş suçu olduğunu belirten Danielle Simonnet, Türkiye’ye karşı yaptırımlar uygulanması ve Türkiye’nin Suriye’nin siyasetine müdahale etmeyi bırakmasının sağlanması gerektiğini söyledi. Türkiye’nin saldırılarına karşı uluslararası kamuoyunun sessizliğine ilişkin Danielle Simonnet, “Biz bu sessizliği bozmak için Rojava'ya gittik. Beşar Esad düştü ama barış sağlanmadı. Avrupa Birliği göçü kontrol altına almak için Türkiye'ye çok para verdi. Bu ne ikiyüzlülük” diye belirtti.

 

‘ROJAVA DENEYİMİ ESAS ALINMALI’

 

Rojava deneyimi olmadan yeni Suriye’nin inşa edilemeyeceğini ifade eden Danielle Simonnet şu çağrıyı yaptı: “Uluslararası topluma, Avrupa Birliği'ne, Fransız hükümetine ve Cumhurbaşkanımız Emmanuel Macron'a şunu söylemek istiyorum; Sorumluluklarınızı yerine getirin. Erdoğan'a Tişrîn’deki insanlara yönelik saldırıları durdurması gerektiğini ve İsrail'in Golan'daki saldırılarını durdurması gerektiğini söylemelisiniz. Efrin'den gelen mültecilerle konuştuk. Onlar sadece ülkelerindeki yaşamlarına geri dönmek istiyorlar. Rojava'daki demokratik proje, adem-i merkeziyetçi bir Suriye içerisinde, kadın hakları ve her topluluğun eşit temsili ile korunmalıdır. Bu tüm Suriye halkı için iyi olacaktır.”

 

MA / Hîvda Çelebi