MERSİN – Mersin Kadın Meclisi, Silifke ve Tarsus’ta yaşanan iki ayrı cinsel istismar olayına tepki göstererek, istismarcıyı koruyan uygulamalara son verilmesini istedi.
Mersin Kadın Meclisi üyeleri, giderek artan çocuk istismarına, Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nde (MGC) düzenledikleri basın açıklamasıyla tepki gösterdi. Açıklamaya çok sayıda kadın örgütü de destek verdi. Her gün istismar haberi aldıklarını belirten Mersin Kadın Meclisi üyesi Aslı Ceren Mandak, “Mersin’de yakın zamanda öğrendiğimiz, bağırmadığı gerekçesiyle faillerine ceza verilmeyen Sinem bir yanımızda, babası tarafından yıllarca istismara uğrayan 15 yaşındaki çocuk diğer yanımızda. Silifke’de zihinsel engelli, kemik yaşı 22 zihin yaşı 11 olan Sinem’e 5 kişi cinsel istismarda bulundu. Sinem 16 haftalık hamileyken durum ortaya çıktı. 5 adamdan birinin bebeğin babası olduğu yüzde 99.9 DNA raporlarıyla kanıtlandı. Mahkeme delilerin yeterli olmamasını ve Sinem’in bağırmamasını gerekçe göstererek 5 kişiye beraat verdi. İstismarı da kararı da kabul etmiyoruz. İstismarın gerekçesi olmaz” diye konuştu
“Çözümü çığlık atmakta arayan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı ve cezayı çığlık atıp atmamakla bağdaştıran adalet, zihinsel engelli Sinem’den, 9 yaşından itibaren evinin içinde sorgulamadığınız kadar sorumlusunuz” diyen Mandak, Mersin Kadın Meclisi olarak tacize, tecavüze ve istismara karşı mücadele edeceklerini ve çocukların atamadığı çığlık olacaklarını belirtti.
Ardından söz alan avukat Semra Kabasakal, Mersin'in Tarsus ilçesinde 2 kızına cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla tutuklanan baba 55 yaşındaki İ.Z.'nin duruşmasını ve yaşanan olayı şu şekilde açıkladı: “Tarsus’ta babası aynen şunları söylemiş, 'Çocuklar babalarına helaldir'. Bu zihniyet nereden gelmektedir? Bu zihniyet maalesef iktidarın yarattığı toplumsal faciadan ileri gelmektedir. Kızımız eline Kuran’ı alıyormuş babası yaklaşmasın diye. ‘Kuran’ı bana tecavüz etmesin diye kullandım’ diyen bir kızın feryadını çok zor duyabiliyoruz. Ve bu süre içerisinde acı olan bir durum daha; babasının kardeşleri aile üzerine çok fazla bir baskı uygulamaktalar. Çocuklar ailesiyle birlikte Tarsus'u terk etmek zorunda kaldılar. Anneye de boşanma davası açtık” dedi.