Ahmet Türk, Özal ile diyaloğunu paylaştı: Herkes dilekçesini zarfa koyacak, zarf 5 yıl açılmayacak

MÊRDÎN - Sağlık sorunlarından siyasi hayatına kadar merak edilenleri yanıtlayan Ahmet Türk, Turgut Özal'ın 1993 ateşkesi öncesi "Herkes gelecek, bir dilekçe verecek. Bu zarf 5 yıl açılmayacak. Hiçbir suç işlemediği zaman, hiçbir soruşturma yürütülmeyecek" dediğini paylaştı. 
 
Gençlik yıllarında ilgi duyduğu siyasette 1970'lerden bu yana aktif bir şekilde yer alan Ahmet Türk, söyleşimizin ilk bölümünde siyasi hayatı ve güncel gelişmelere dair sorularımızı yanıtladı.
Söyleşimizin bu bölümünü, Türk'ün yaşamına dair merak edilenlere ayırdık. 
 
Türk, siyasi hayatının sağlığına dönük etkilerinden halen devam eden tedavi sürecine, hiç unutmadığı anılarından kendisine yöneltilen "ağalık" sıfatına, Sırrı Süreyya Önder ile yakınlığından Turgut Özal ile yaptığı görüşmeye dair birçok soruyu yanıtladı. 
 
Türk, 4 Eylül 1993'te katledilen Demokrasi Partisi (DEP) Mêrdîn Milletvekili Mehmet Sincar'ın cenaze töreninde yaşananları hiç unutmadığını söyledi. O dönem tek bir insanın dahi cenaze törenine katılmadığını aktaran Türk, "Hepimizi çok etkiledi" dedi. 
 
Kanser tedavisinin iyiye doğru gittiğini belirten Türk, PKK'nin ateşkes kararı sonrası 17 Nisan 1993'te şüpheli bir şekilde yaşamını yitiren dönemin Cumhurbaşkanın Turgut Özal ile önemli bir diyaloğunu ilk kez MA ile paylaştı.
 
İçerisinden geçtiğiniz süreçlerin yaşamınızda bıraktığı izleri de merak ediyoruz. Siyasi hayatınızda sizi en çok etkileyen an hangisiydi? 
 
Hayatımda beni en çok etkileyen; Mehmet Sincar'ın (Katledilen DEP Milletvekili) şehit edilmesinden sonra Batman'a gittiğimizde bir tek insanın bizi karşılamamasıydı. Bir garajın içinde bizi oturttular kimse görmesin diye.
 
Yani o kadar dönem yaşadık ki, bir yerde cezaevi, bir yerde sis bombaları, gazlı dönemler... Joplarla bir dönem etrafımız sarılarak bizi susturmaya çalışan şeylerle karşı karşıya kaldık. Hayatımda beni en çok etkileyen Mehmet Sincar'ın (Katledilen DEP Milletvekili) şehit edilmesinden sonra Batman'a gittiğimizde bir tek insanın bizi karşılamamasıydı. Diyarbakır'a gittik. Hiç kimse ortada yok. Bir garajın içinde bizi oturttular kimse görmesin diye. Bir dolmuş bize kiraladılar. Batman'a gittik. Ve orada anmaya giderken, şehit olduğu yeri ziyaret ederken bir tek insanın olmaması ve burada saygı duruşunda bulunurken Hizbullah Marşı'nın çalınmış olması bizi etkileyen bir durumdu. Hizbullah marşı önemli değil, biz biliyorduk böyle bir şey. Ama bir tek insanın cesaret edip oraya gelmemesi bizi çok etkilemişti. Yani bu kadar mücadele, bu kadar emek, bu kadar bedelden sonra öyle bir duruma getirildi toplum. Ve tabii hepimizi etkiledi. Yani çok dürüstçe ve açıkça söylemek gerekirse, o dönemlerde bir yere gittiğimizde korku içinde gidiyorduk. Korkarak gidiyorduk. Titreyerek gidiyorduk. Hiç kimse söylemesin işte "ben aslanlar gibiydim.." Öyle değil. Ama gitmek zorunluğu vardı.
 
Siyasi hayatınızda yaşadıklarınız sağlığınızı ve yaşamınızı nasıl etkiledi?
 
Yani ben çok sağlıkla ilgili kendime bakan bir insan değilim. Yani bazı günler hiç yemek yemezdim. Bazı günler sabah kahvaltısı etmeden belki 10 sigara içerdim. Yani öyle sağlık konusunda siyasetin yüklediği fazla bir yük yok. Özel hayatımda kendime bakmadığım için sorunlar yaşadım. E tabii stresler oluyor, gerilimler oluyor, bütün bunları yaşadık. Bunun vücudumuzda ne kadar etki yaptığını bilemiyoruz. Ama bugün geldiğimiz noktada, şimdi bir kanser tedavi görüyorum. Tabii ki bunun bir stresle ilgisinin olduğunu sanmıyorum. Sonuçta ailede böyle bir şey vardı. Geçmişten beri ailemizde birçok kişi kanserden yaşamını yitirdi. 
 
Çok sağlıkla ilgili kendime bakan bir insan değilim. Yani bazı günler hiç yemek yemezdim. Yani öyle sağlık konusunda siyasetin yüklediği fazla bir yük yok
 
Özel hayatımda da çok rahat davranmaya çalıştım. Açıkçası eğlenmesini de bilen, oturup oyun oynamasını da bilen, siyaset yaparken görevimi yapan rahat bir yapım var. Bugün süreci hadi baştan sona kadar anlat... Belki günlerce anlatılması gereken şeyler var. Cezaevleri, 1994 süreçlerindeki yoğun baskılar... O dönemde yerel yönetimlerde aday bile gösteremedik. Yani öyle bir baskıyla karşı karşıyaydık. Yine siyaset dışında kaldığım günlerde bile her gün köyümün etrafı tanklarla çevriliyordu. Marşlar söylenerek, her gün gelip aramalar yapılıp, hakaretler yağdırılıyordu.
 
O döneme dair hafızanızda silinmeyen bir anı var mı? 
 
1 ay köyden çobanların çıkmasına izin verilmedi. Koyunların suya gitmesine izin verilmedi. İnsanlar gidip dereden koyunlarına su getiriyordu. Bütün yolları kapatmışlardı. 1 ay boyunca benim oturduğum Qesra Qenco'nun üzerine otomatik silah koymuşlardı. Ağır makine koymuşlardı. Ben evi boşaltmak zorunda kaldım. Çocukları oradan çıkarmak zorunda kaldım. Birçok şey yaşadık. Tabii bunlar elbette ki insan yaşamında önemli yeri olan ve etkileyen şeyler. Ama ikinci gün unutmaya çalışan bir yapıya sahibim. 
 
Sağlık sorununuz devam ediyor mu? 
 
Yok yok, tedavi iyi gidiyor. Kolay kolay ölmem. (gülerek)
 
Bir daha dünyaya gelirseniz eğer yeniden böylesi bir yola girer miydiniz?
 
Her vicdan sahibi insanın kendi halkına, kendi halkının geleceğine duyarlı olması gerekir. Halka olan bağlılığım siyaset üstü bir şey. Halkla ilgili çektiklerim siyaset üstü bir şey. Ha belki aktif siyaset yapmam bundan sonra ama her zaman partimin ve halkımın yanında rol almaya devam edeceğim, gücüm yettiği müddetçe. Eee şimdi bizi büyüten, bizi yetiştiren, bize destek veren, bizi biz yapan halkımızdır. Bu halk için hizmet etmek bence bir onurdur. Belki bir dahaki yaşamda, tabii ki biz böyle söylüyoruz ama bilemeyiz, ama isterim ki öyle olsun.
 
3 Mayıs'ta hayatını kaybeden Sırrı Süreyya Önder ile yakındınız. Birlikte birçok süreci atlattınız, son süreçteki görüşmeleri de birlikte gerçekleştirdiniz. Önder'e dair neler söylersiniz? 
 
Çok değerli bir insan, değerli bir dost, değerli bir yoldaş, hoş bir insandı. Çok saygılı bir insandı. Ayrıca bizim ilişkilerimizde abi-kardeş ilişkileri vardı. Olabildikçe demokrat olmak önemli. Kürt veya Türk olmak önemli değil. Mazlumun yanında olmak önemli. Sırrı Süreyya Önder de mazlumların yanında yerini aldı. Ve sonuna kadar bu yolda yürüdü. İnanıyorum ki eğer bugün sağ olsaydı süreç için, demokratik gelecek için daha aktif rolünü yerine getirirdi. Bu vesileyle kendisini tekrar saygı ve rahmetle anıyorum. 
 
Size "ağa" diyen de var, "Apê Ehmed" diyen de... Ahmet Türk kendisini nasıl tanımlıyor? 
 
Benim ailemde ağalık yok. Hiç kimse de bize "ağa" dememiş. Bugüne kadar hiçbir insan "Ahmet Ağa" diye beni çağırmamış. Herkes ya "Ahmet abi" demiş, ya "Ahmet amca" demiş. 
 
Benim ailemde ağalık yok. Hiç kimse de bize "ağa" dememiş. Bugüne kadar hiçbir insan "Ahmet Ağa" diye beni çağırmamış. Herkes ya "Ahmet abi" demiş, ya benden küçükler "Ahmet amca" demiş, ya da dostlar "Ahmet Bey" diye hitap etmiş. Yani ağalık lakabı ailemizle bağlantılı bir şey değil. Evet, bazı aşiret ağaları var. Ağa olarak kendilerini lanse ediyor ama biz öyle bir aile değiliz. Nasıl bir aile? Belki halkla iyi ilişkileri olan, geçmişten bugüne bir aile olarak insanlar saygı duyuyor. Hem şahsıma hem aileye. Tabii aile büyüdükçe bazı sorunlar çıkıyor. Orada da gerçekçi olmak lazım. Geçmişte toplum tarafından desteklendik. Özellikle o kan davası süreçlerinde bütün Mardin bizden yanaydı. Diğer karşı taraftan yana değildi. Çünkü haksızlığa uğrayan bir aileydik. Yani onun için öyle bir ağalık falan şeyimiz yok. Ki böyle bir şeyden de nefret ediyorum, "ağa" kelimesinden açıkçası.
 
Bazı konuşmalarınızda Turgut Özal'ın ölümü ve öncesine değiniyorsunuz. Ölümünün sizi çok etkilediğini söylemiştiniz. Bunun nedeni nedir?
 
Aslında onun (Özal'ın ölümü) öncesi var. O dönemde Şam'a gitmeye karar verdiğimizde kendisi ile bir görüşme yaptık. Bize "Ya tabii ki size gitmeyin demiyorum, size gidin de demiyorum. Yarın başınız belaya girerse sonra... Ama giderseniz şu mesajlarımı iletin" dedi. İkincisi, "Bizim partiden de bazılarını beraberinizde götürseniz sizin açınızdan rahat olur. Yani bir soruşturmayla karşı karşıya gelme riski azalır" dedi. "Ben şöyle düşünüyorum. Bunu aynen oldu gibi Öcalan'a anlatın" dedi ve şöyle devam etti: "Bir; herkes gelecek bir dilekçe verecek. Bir zarfın içine koyacağız. Bu zarf asla açılmayacak, 5 yıl içinde. Hiçbir suç işlemediği zaman, hiçbir soruşturma yürütülmeyecek. Yani bir bir itirafçı olma dilekçesi değil. Dilekçe verecek. İşte şeyi (silah) bırakıyorum. Demokratik siyasete katılıyorum. Bundan sonra da silahla ilişkimi kesiyorum. Böyle bir dilekçe verecek, bu zarfın içine bu zarf açılmayacak. Bu işin kolay olmadığını biliyorum ama ben Süleyman Demirel gibi korkak değilim. Allah'tan başka da kimseden korkmuyorum. Herkesten daha da milliyetçiyim ama bu sorunu çözmek zorundayız." 
 
Bunun üzerine biz gittik. Bar Elias'ta (Lübnan'da) Sayın Talabani'ydi, Kemal Burkay'dı, Sayın Öcalan'dı, oturduk, sohbet ettik, görüştük. Bir ateşkesin yapılmasına karar verildi. Tabii bütün hepsi "3 aylık bir ateşkes" dedi. Ben buna karşı çıktım.
 
Neden?
 
Dedim ki ya 3 ay gibi bir zaman koymayalım. "Yok" dediler, "3 aylık bir zaman koyalım" dediler. Tabii ki onlar öyle deyince bizim yapacağımız bir şey yoktu. Sonra geldik Türkiye'ye. Biliyorsun o zaman Süleyman Demirel bir açıklama yaptı ve dedi ki "Kabak bile 3 ayda yetişmez." Öyle bir açıklama yaptı. Orada haklı oldum. Ben dedim ki "Hiç zaman süre koymayalım. Sürecin gelişmesine bakalım." Ama sonuçta öyle bir karar çıktı. Herkes 3 aylık süreci savundu. 
 
MA / Azad Altay - Ahmet Kanbal

Diğer başlıklar

11:53 Mezopotamya Su Forumu 2’nci gününde atölyelerle devam ediyor
11:50 Abdullah Öcalan’dan Barış Anneleri’ne mesaj: Özgür kadın kimliği ve bilincinizle mücadele edin SON DAKİKA
11:13 Eşit ve özgür bir yaşam için Alevilik tartışılacak
11:10 Şemrex'teki şölende Rojin Kabaiş için adalet istendi
11:05 Barış Anneleri konferans düzenliyor
09:31 Pontos belgeselleri yapan Yunan gazeteci Türkiye'ye alınmadı
09:27 CHP İstanbul Kongresi’nin de durdurulması istendi
09:02 Kürtçe için çağrı: Anadil mücadelesi toplumsal bir sorumluluktur
09:02 'Kalıcı barışın yolu hapishanelerden geçiyor'
09:01 Bakanlığın iş başvurularında ‘ırkçı’ soru
09:00 ‘Komisyon İmralı'ya gitmeli’
09:00 18 EKİM 2025 GÜNDEMİ
17/10/2025
23:39 Agirî'de 10 kişiye 177 yıl 7 ay hapis cezası
22:39 Beyaz Saray'da Trump-Zelenskiy görüşmesi
22:24 Polis ablukasını aşan gençler, Amed'e doğru yola çıktı
21:52 DEM Partili Berdan Öztürk’e 6 yıl 4 ay ceza
21:25 Mehmet Çetin-Emirali Yağan Dêrsim Kültür ve Sanat Günleri başladı
21:12 Suriye Geçici Hükümeti, Şêxmeqsûd’da 2 genci kaçırdı
20:45 223 işçinin direnişi 79’uncu gününde
19:58 Kadın Zamanı Derneği’nden meme kanseri farkındalık atölyesi
19:48 DEM Parti'den tütün üreticilerine dayanışma ziyareti
19:43 Trump: Abraham Anlaşmaları'na herkes dahil olsun
19:14 Öğrenciler Rojin Kabaiş için ATK'ye yürüdü
19:05 KESK’ten ihraçlar için adalet çağrısı
18:57 KESK’lilerin yürüyüşü sona erdi: Mücadele sürecek
18:53 CHP’li kadınlardan yoksulluğa karşı ses çıkarma eylemi
18:26 Mehmet Nimet Yılmaz 31 yıldan sonra tahliye edildi
18:14 900 milyon yoksul iklim krizinin doğrudan etkisi altında
18:08 Doktorlar yarın Aykol ile iletişim kurmaya çalışacak
17:50 HRW : Kadınlara karşı ayrımcılık kurumsallaştırılıyor
17:47 Rojin Kabaiş’in kardeşi: Bir asır da geçse mücadelemiz devam edecek
17:43 Kurtulmuş’un Amed ziyareti sürüyor: Halkın iradesi esas alınmalı
17:36 Devletin Kürtçe ile imtihanı: Amed’de ‘barış’ sözü, Meclis’te ‘bilinmeyen dil’
17:34 Şemrex'te kadın şöleni panelle başladı
17:25 Yılmaz ve Sıvacı’nın taziyelerine kitlesel ziyaret
17:10 Rezan Epözdemir'in ilk duruşması 19 Aralık'ta
16:26 Aykol'un reflekslerinin ölçümü için ilaçları büyük oranda kesildi
16:21 Yaşamını yitiren Yıldırım için taziye kuruldu
16:14 HPG, YJA Star ve YPS'lilerin taziyesine kitlesel ziyaret
15:53 'Deywan Futbol Turnuvası'nda şampiyon belli oldu
15:42 Kutlu ve Akbalık için Pirsûs'ta taziye kuruldu
15:04 Yurttaşları 'dosyanız var' diyerek dolandıran 2 polis tutuklandı
14:36 Amed'de Kurtulmuş'a 'süreç' tepkisi: Somut adım atın
14:34 Kurtulmuş, Amed Büyükşehir Belediyesi’nde
14:14 Tülay Hatimoğulları KESK heyetiyle görüştü
13:58 Ege Üniversitesi'nden Rojin Kabaiş yürüyüşü: Susmayacağız
13:57 Dêrsim'de KHK eylemi: İhraçlar görevlerine iade edilsin
13:56 Sağlıkçılardan Adalet Nöbeti'ne destek
13:08 ESP'den hapis cezası protestosu
12:58 Gazeteci Aykol'un gün içerisinde uyandırılması bekleniyor
12:50 Kurtulmuş Amed’de: Bu sefer başaracağız
12:42 Emekçiler Madenci Anıtı önünde oturma eylemi başlattı
12:29 Mezopotamya Su Formu başladı: Doğaya ve su kaynaklarına sahip çıkalım
12:12 DEM Parti: Savaş ekonomisine karşı dayanışma ekonomisini büyütelim
11:59 Abdullah Öcalan: Umut ilkesi devletin atması gereken bir adımdır
11:57 Ağır yaralanan Suzan Elik yaşamını yitirdi
11:51 Jandarma kelepçeli muayeneye karşı çıkan tutsağı darp etti
11:50 Sermayenin sığınağı AKP: 3 trilyon 597 milyar TL vergiden vazgeçildi
11:12 Gazetecilerden talep: Komisyon gazetecileri dinlemelidir
11:01 Meclis önüne gitmek isteyen KESK'liler ablukaya alındı
11:00 30 yıllık tutsağın tahliyesi 3'üncü kez ertelendi
10:28 Aram Yayınevi'nden 7 yeni kitap
09:34 'Suça karşı farkındalığı oluşmadı' denilerek tahliyesi ertelendi
09:20 Mazlum Ebdî: Entegrasyon konusunda prensipte anlaşmaya vardık
09:19 Birdal: Komisyondan bir heyetin mutlaka İmralı'ya gitmesi gerekiyor
09:18 'Kıbrıs'ta seçimler irademizi yansıtmıyor'
09:17 'Türkiye mültecilerin geri dönüşünü engelliyor'
09:14 Kadınlardan ATK'ye Rojin Kabaiş sorusu: Neyi korumaya çalışıyorsunuz?
09:13 'Çözüm' konuşulurken iktidar ‘güvenlik yolları’ yapıyor
09:12 Rojin Kabaiş’in otopsi işlemine katılan doktor: Tahkikat eksikliği süreci zorlaştırdı
09:04 Azerbaycan’a AİHM kararını uygulatan Komite Türkiye’ye neden uygulatmıyor?
09:00 17 EKİM 2025 GÜNDEMİ
08:25 Can Holding'e ikinci operasyon: 26 gözaltı
16/10/2025
23:06 ESP Eş Genel Başkanı ve 3 kişi hakkında 69 yıl hapis cezası kararı
22:34 İsrail, Lübnan'a hava saldırısı düzenledi
22:25 Engellilik oranı düşürülerek tahliyesi engellendi
22:02 Geçiş Hükümeti güçlerine yönelik saldırıda ölü sayısı 5’e yükseldi
21:59 İsrail askerleri 1 Filistinli çocuğu katletti
21:53 2026 yılı bütçe teklifi Meclis'e sunuldu
21:19 Trump ile Putin'den telefon görüşmesi
20:56 Rojin Kabaiş dosyasında yeni talep: DNA’ların tam tespiti istendi
20:49 DFG, siyasi parti ve komisyon üyeleri ile görüştü
19:42 KESK'lilerden polis ablukasında açıklama: İşimizi geri alacağız
19:34 Dêrsim'de Hakan Tosun için eylem: Hakikatin sesi susturulamaz
19:26 DTK davasında beraat kararı
19:23 Tacize karşı Adalet Nöbeti tutulacak
18:54 Rojîn Kabaiş için eylem: Failler derhal tespit edilsin
18:27 Dil Çalıştayı sona erdi: Kürtçenin statüsü için seferberlik çağrısı yapıyoruz
18:03 İzmir'de kadın cinayeti
17:31 32 yıldan sonra tahliye edilen Öztürk'e memleketinde kitlesel karşılama
17:24 31 yıldan sonra tahliye edildi: Öcalan özgür olmadan hiçbir özgürlüğün anlamı yok
17:08 Dil çalıştayının son oturumu yapıldı: Kürtçe yayın kültürel bir sorumluluktur
17:04 Musa Orhan'ın tutuklanması talebi yine reddedildi
16:58 Gazeteci Hakan Tosun son yolculuğuna uğurlandı
16:26 KHK'lere karşı yürüyen KESK'liler Ankara'da ablukaya alındı
16:00 Dêrsim Barosu’ndan Gülistan Doku davasına dair sorular
15:59 DEM Parti: Saldırılara boyun eğmeyeceğiz
15:54 DEM Parti ve DBP husumetli aileleri barıştırdı
15:50 Silopiya'da bir kadına kesici aletle saldırı düzenlendi
15:49 Kurtulmuş Amed Büyükşehir Belediyesi'ni ziyaret edecek
15:45 Gençlerden yürüyüşe çağrı: Önder Apo’nun fiziki özgürlüğü hayatidir
15:42 Rojin Kabaiş için yürüdüler: Failler bulunsun
15:22 Barış konuşulurken Irak ve Suriye'ye asker gönderme tezkeresi
15:08 Gençliğin 'özgürlük' yürüyüşünün programı netleşti
14:50 Gazeteci Aykol için hastaneye ziyaretler sürüyor
14:14 Dêrsim ve Wan'da öğrenciler Rojin Kabaiş için yürüdü
14:12 Adana’da ‘plastik atık’ yangınına ilişkin suç duyurusu
13:56 Dil çalıştayı: Dil yasağına karşı direnmeliyiz
13:55 Gazeteci Rabia Önver’e ölüm tehdidi
13:54 'Gazeteci Tosun’un ölümüne ilişkin etkin soruşturma yürütülmelidir'
13:20 Bayar, 31 yıl 6 ayın ardından tahliye edildi
13:14 Madagaskar Cumhurbaşkanı ülkeden kaçtı
12:46 Yusuf Gücel’in taziyesine kitlesel ziyaret
12:30 Nevzat Bahtiyar’ın avukatı dosyadan çekildi
12:13 Gazeteci Aykol'un durumu ciddiyetini koruyor
12:02 Gazeteci Berivan Kutlu’nun davasında mütalaa hazırlanacak
11:48 Dil çalıştayında eğitim, sağlık, göç, ekoloji ile dil ilişkisi tartışıldı
11:35 'Komisyon Abdullah Öcalan'ın görüşmenin formülünü bulmak zorunda'
11:22 ‘Kara para aklama’ operasyonu: 5 gözaltı
10:58 'Rojin'in bedeninde çıkan DNA'nın kime ait olduğunu açıklayın'
10:39 'Statüsüz Kuzey Kıbrıs mafya ve kara para cenneti oldu'
10:38 Şam güçlerinden Süveyda köylerine saldırı
10:25 Qoser'de İHA düştü!
10:08 Kürt dil çalıştayı katılımcıları: Kürtçeye statü barışın temel koşuludur
09:41 DEM Parti binasına saldırı
09:31 Celal Fırat: Komisyon iki hafta içerisinde İmralı'ya gitmeli
09:29 'Barış tek taraflı ilerleyemez, devlet adım atsın'
09:28 Kayyımın işten çıkardığı işçiler: Tek kişi kalana dek direnişimiz sürecek
09:18 Ahmet Türk, Özal ile diyaloğunu paylaştı: Herkes dilekçesini zarfa koyacak, zarf 5 yıl açılmayacak
09:08 Tacize karşı açlık grevinde: Çocukları korumaya söz verdik
09:07 6 yıl sonra hazırlanan bilirkişi raporu: DSİ ve kayyım kusurlu
09:05 Kürdistan'da süren bir gelenek: Kadın şifacılar
09:01 Wan sokakları: Komisyon bir an önce Abdullah Öcalan'ı dinlemeli
09:00 16 EKİM 2025 GÜNDEMİ
08:28 İstanbul’da Jineoloji atölyesi kayıtları başladı
15/10/2025
23:22 Özel: Eşitlikten yana bir iktidarın yürüyüşünü yapıyoruz
23:03 Fırat Üniversitesi’nin 3 dekanı kazada yaşamını yitirdi
21:44 DEM Partili Sakık: Kürdü yok sayanlar alçaktır
21:19 Öğrenciler 3 gündür Rojin için ayakta: Rektör açıklama yapsın
20:55 30 yılın ardından 6 tutsağa tahliye
20:45 Wan’da kadınlar Rojin için yürüdü: Adını unutturmayacağız
20:03 Şêxmeqsûd ve Eşrefiyê’ye giden yollar açılmadı
19:33 KHK Eylemi 342'nci haftasında
19:25 Ayfer Koçak: Adalet mücadelemizden vazgeçmedik
18:57 Komisyonda dinlenen kadınlar: Görüşmenin yolu açılsın
18:44 Komisyon toplantısı sona erdi
18:42 Delal Gencer’in davası ertelendi
18:31 Cizre Emniyeti taciz faili Burak Ercan için seferber oldu: Adalet Nöbeti başlatıldı
18:19 Öğrenciler Rojin Kabaiş için ATK'ye yürüdü
18:08 DFG’den Barış Gazeteciliği görüşmeleri