31 yıllık tutsağın tahliyesi Seyit Rıza'nın sözleri gerekçe gösterilerek ertelendi 2025-12-02 11:05:49 İZMİR - Kırıklar F Tipi Cezaevi'nde tutulan 31 yıllık Mehmet Sait Yıldırım'ın tahliyesi Seyit Rıza'nın idam sehpasındaki sözlerini tekrarlaması gerekçe gösterilerek ikinci kez 9 ay ertelendi.  İzmir Buca Kırıklar F Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutulan 31 yıllık hasta tutsak Mehmet Sait Yıldırım'ın koşullu salıverilme hakkı engellenerek tahliyesi 9 ay ertelendi. 27 Şubat'ta tahliye edilmesi gereken Yıldırım'ın tahliyesi 18 Şubat'ta yapılan ilk İdare ve Gözlem Kurulu (İGK) toplantısında "iyi halli olmadığı" ve "pişmanlık göstermediği" gerekçeleriyle 27 Kasım'a ertelenmişti. 25 Kasım'da yapılan ikinci İGK toplantısında da Yıldırım'ın tahliyesi "iyi halli olmadığı" gerekçesiyle ikinci kez 9 ay süreyle ertelendi. Böylece Yıldırım'ın tahliyesi 27 Ağustos 2026'ya uzatıldı.     Yıldırım'ın avukatı Fatma Demirer, müvekkilinin tahliyesinin ertelenmesine ilişkin konuştu.    Yıldırım'ın 8 yıldır tek başına tutulduğunu aktaran Demirer, "Yapılan değerlendirmede yine benzer sorular soruldu. Önceki beyan ve değerlendirmeleri soruldu ve tahliyesi yine 9 ay ertelendi. Kurulun tahliyeyi ertelemesinin sebepleri arasında Sait Yıldırım'ın yeğeni ile yaptığı konuşma gösteriliyor. Yapılan telefon görüşmesinde 'bizim televizyon, bizim dergi' cümleleri gerekçe gösterilerek Yıldırım'ın 'örgütle bağının kopmadığı ve ailesini örgüte yönlendirdiği' gibi çok haksız bir gerekçe sundular. İkinci gerekçe ise kardeşinin vefatından önce kardeşine Seyit Rıza'nın idam sehpasında devlet yetkililerine söylediği 'ben sizin hilelerinizle baş edemedim bu bana dert oldu ama ben de sizin önünüzde diz çökmedim bu da size dert olsun' sözü. Bu söz de Yıldırım'ın 'örgütle bağının kopmadığı'na gerekçe gösterildi. 30 yılını doldurmuş, 74 yaşında kronik kalp hastası olan ve 24 saat dil hapıyla yaşamak zorunda kalan bir insanın tahliyesi 18 ay ertelendi. Biz bu karara itirazımızı yaptık, karar infaz hakimliğinde" dedi.      'ONURUMU BURADA ÇİĞNETMEM'   Mehmet Sait Yıldırım'ın bu karara ilişkin "Aslında ilk başta verilen idam cezası gözlem kurulunun bu kararıyla infaz edilmek isteniyor" dediğini aktaran, Fatma Demirer, "Bizim açımızdan verilen karar hem hukuka aykırı hem dayanaksız bir tutum. Bir sürü usulsüzlük var ve idare gözlem kurulu da bunu biliyor. Bu süreç içerisinde yine Sait Yıldırım 'ben atalarımdan iki miras devraldım, birincisi ailemden kalan kronik kalp hastalığı, bir diğeri de onurum. Ben bu onuru burada çiğnetmem. Tahliye olacaksam da onurumu çiğnetmeden tahliye olurum' dedi. Bunun yanı sıra özellikle söylememizi istediği bir sözü vardı. 'Bunu herkes bilmeli ki halkın özgürlüğü için bütün hayatını adamış, ideolojisi olan devrimciyi hiçbir güç bükemez.'  Dolayısıyla bu karara hem çok öfkeliydi hem de yürüyen bu süreçle birlikte verilen kararı kötü niyetli ve keyfi bir tutum olduğunu söyledi. Dolayısıyla ilerleyen böylesi bir süreçte bir ileri iki geri değil de bir ileri beş geri oluyor. Aslında bu sürece de zarar veren bir tutum. Bu tutum ailelerin, tutsakların ve bizlerin adalet duygularını zedeliyor. 8 yıldır Sait Yıldırm'ın tek başına kalması, görüşlere giderken geçtiği tüm koridorların boşaltılması hiç kimseyle denk gelmemesi şeklinde dizayn edilmesi ona özel bir yaklaşımın olduğunu gösteriyor. Hukuk herkes için lazım dolayısıyla hukuku eğip bükmenin anlamı yok" dedi.     MEHMET SAİT YILDIRIM HAKKINDA    Şubat 1995'te tutuklanan Yıldırım'a kapatılan Diyarbakır 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi tarafından müebbet hapis cezası verildi. Abdullah Öcalan'ın talebi üzerine 15 Mart 2015'te İmralı Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'ne gönderilen 5 tutuklu arasında yer aldı. Yıldırım, İmralı Cezaevi'nde Öcalan ile birlikte 9 gün kaldı. Kalp rahatsızlığı nedeniyle daha sonra Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi'ne sevk edildi. Yıldırım, Bolu'dan Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'ne, ardından da Ödemiş T Tipi Kapalı Cezaevi'ne sevk edildi. Yıldırım, 6 Eylül 2018’de ise Kırıklar 1 Nolu Cezaevi'ne sevk edildi. Yıldırım, buraya sevk edildiği günden bu yana "Bakanlık talimatı var" denilerek tekli hücrede tutuluyor.    Yıldırım'ın kalp hastalığının yanı sıra boyun fıtığı, hipertansiyon, arteriosklerotik kalp hastalığı, KOAH, akciğer ve damar sertliği gibi farklı sağlık sorunları bulunuyor. Özellikle boyun fıtığı nedeniyle sağlık sorunu yaşamakta olan Yıldırım, neredeyse günlük ihtiyaçlarını karşılamakta ve konuşmakta zorlanıyor.   Yıldırım, Abdullah Öcalan ile kaldığı 9 günü “İmralı’da 9 gün” adlı kitabında kaleme almıştı.     MA / Uğurcan Boztaş