Apê Musa katledildiği yerde anıldı: Özgür Basın’ın sembolü oldu 2025-09-20 11:10:04   AMED - Apê Musa katledildiği yerde yapılan anmada mücadelesiyle Özgür Basın’ın sembollerinden olduğu belirtilerek, “Dimdik ayakta duran bir Özgür Basın’dan bahsedebiliyorsak bu şehitlerin sayesindedir” denildi.    Amed'de 20 Eylül 1992 tarihinde JİTEM tarafından katledilen gazeteci ve yazar Musa Anter'i (Apê Musa) için anma programı gerçekleştirildi. Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) öncülüğünde Anter'in katledildiği Seyrantepe Semti Cumhuriyet Mahallesi’nin 442'nci sokağında gerçekleşen anmaya Anter’in ailesi, gazeteciler, siyasi parti ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri katıldı.  Saygı duruşu ardından basın metninin Kürtçesini Gazeteci Fahrettin Kılıç, Türkçesini ise DFG Eşbaşkanı Kesira Önel okudu.   KOCA ÇINAR   Apê Musa’nın mücadelesine değinen Kesira Önel, “Verdiği mücadeleyi, yarattığı değerleri, gazeteciliğini, yazarlığını, özünü, insanlığını, güzelliğini anlatamıyoruz. Ama tanıyoruz işte, biliyoruz bu koca çınarı. Buradaki herkes biliyor. Kimi tanıktır mücadelesine, kimi sanıktır onunla birlikte, kimi görmüştür özgürlük yürüyüşünü, kimi okumuştur yazdıkların, kimi duymuştur ne ettiğini; yarattıklarını, anlattıklarını, sesini, gülüşünü, isyanını… Zivingê’nin bir mağarasında başladığında yaşamı Apê Mûsa’nın henüz Cumhuriyet kurulmamıştı. Ama yaşamının tamamı yeni kurulan bu devletin zorbalıklarına tanık olmakla geçti. 72 yıllık yaşamına onca şey sığdırdı ki, ölümünü bile bu zorbalığın, vahşetin ve Kürde kıyımı reva gören bu sistemin içine dahil etti” ifadelerini kullandı.   ÖZGÜR BASIN GELENEĞİ   Özgür Basın’ın gücünün temel kaynağının, onu büyüten ve bugünlere kadar getiren değerlerinden oluştuğunu dile getiren Kesira Önel, “Bu değerleri yaratanlar da basın şehitleridir. Onlar tüm baskı ve zora karşı dimdik ayakta durmayı bildi. Gözaltılar, işkenceler, tehditler, saldırılar karşısında milim geri adım atmadılar, eğilmediler, bükülmediler. O son anlarında bile cellatlarının yüzüne korkusuz gözlerle baktılar ve ‘madem ölümdür bu davanın sonu, hoş gelmiş sefa getirmiş’ diyerek, nasıl mücadele edileceğini cümle aleme, tüm dünyaya, en başta da bizlere gösterdiler.  Cengiz Altun’dan Hafız Akdemir’e, Gurbetelli Ersöz’den Nesrin Teke’ye, Orhan Karaağar’dan Nazım’a, Ferhat’a, Safyettin’e, Kemal’e, Ersin’e Çetin’e, Yalçın’a ve isimlerini sayamadığımız onlarca basın şehidine; ve sonra ardılları olan Ayfer’e, Nûjiyan’a, Halil’e, Deniz’e, Kadri’ye, Nagihan’a, Nazım’a, Cihan’a, Aziz’e kadar. Her biri canlarıyla ödediler bu bedeli, her biri ayrı bir değer yarattı, yol gösterici oldu. Bugün hala dimdik ayakta duran bir Özgür Basın’dan bahsedebiliyorsak bu şehitlerin sayesindedir” diye konuştu.   SEMBOL İSİM   Apê Musa’nın, basın şehitlerinin sembol ismi olduğunu kaydeden Kesira Önel, şunları söyledi: “O, yazdığı zamanlarda hep anlatırdı Kürdün acısını, çilesini, maruz kaldığı zulmü. Kendisi bizzat yaşadığı içindi belki; sade, anlaşılır, öz ve vurgulu anlatırdı. Qimil’da özetlemişti halkın sorunlarını, Fırat Suyu Marmara’ya Akar derken bir gerçekliğe parmak basıyordu. Zaman zaman bu anlatıları mizaha bürüyor, daha anlaşılır kılıyordu. Ömrünün son yılına kadar yazmaya, çizmeye, anlatmaya devam etti.  Bundan 33 yıl önce bugün; bu kentte, bu mahallede, bu sokakta katlettiler Apê Mûsa’yı. Aldılar onu aramızdan. Tahammül edememişlerdi anlattıklarına; kalemi ve kelamı korkutmuştu onları. Katlettiler Apê Mûsa’yı, bedenine kurşunlar sıktılar. Vurdular Apê Mûsa’yı, bu sokakta boylu boyuna. Ve bugün Apê Musa’yı anıyoruz, onunla birlikte tüm basın şehitlerini. Anıları önünde saygıyla eğiliyoruz.”   ‘GELENEK DEVAM EDİYOR’   Ardından konuşan Musa Anter’in oğlu Dicle Anter ise babasının kalemini yerde bırakmayan gazetecilerin tüm baskılara rağmen gerçeği yazmaya devam ettiğini belirterek, özgür basın geleneğinin direnmeye devam edeceğini söyledi.   Gazeteci Hüseyin Aykol ise Özgür Basın geleneğinin gerçekleri aktarmadaki rolünü tarih boyunca ortaya koyduğunu belirtti. Aykol, 35 yıldır Özgür Basın geleneğini büyüttüklerini belirterek, “Barışın inşasında Özgür Basın geleneği üstüne düşeni yapacak. Nasıl ki yıllardır gerçeğin ortaya çıkmasa için mücadele yürütüyorlarsa şimdi de aynı şekilde mücadele edeceğiz. Barışın dilini oluşturarak barışı inşa etmeliyiz. Bunun için devletin basını da diline dikkat etmeli. Musa Anter bak; bugünde buraya geldik sana bir yıllık raporu sunmaya. Çok isterdim 'bu sene de hiçbir gazeteci katledilmedi, tutuklanmadı' demeyi, ancak öyle olmadı. Birçok arkadaşımız tutuklandı. Gazeteciler kalleşçe katledildi. Mücadelemiz tüm saldırılara rağmen devam edecek” dedi.   VURULDUĞU YERE YÜRÜYÜŞ   Yapılan konuşmaların ardından sokağın girişinde buluşan kitle buradan Apê Musa’nın fotoğrafı ve “Özgür Basın susturulamaz” sloganı eşliğinde vurulduğu yere kadar yürüyüş gerçekleştirdi. Yürüyüş sonrası katledildiği yere karanfil bırakıldı.